Bittorrent: gerilla dosya paylaşımı
Müzik ve film endüstrisi biliyorsunuz yarattıkları içeriğin -onlara para kazandırmadan- serbestçe paylaşılmasından hiç hazetmiyorlar. Bu konuda önlemler almaya çalışırken kurunun yanında yaşın da yandığı vakalar oluyor, sevgiliye bir karışık kaset hazırlamak bile yasadışı sayılabiliyor. Bu yüzden dosya paylaşma meraklıları sürekli yeni yöntemler keşfetmek zorunda kalıyorlar.
Bittorent’i, endüstrinin sıkıştırması sonucu ortaya çıkmış, gerilla bir dosya paylaşım yöntemi olarak tanımlayabiliriz. Çok efektif. Dosya yayınlanıyor, ilgilenenler paylaşıp dağılıveriyorlar.
Sistem şöyle çalışıyor: Binlerce torrent sitesinin herhangi birinden indirmek istediğiniz dosyayı başka kimlerin indirdiğini bulma yeteneğine sahip minik bir torrent dosyası çekiyorsunuz. Bu dosya bir torrent programı ile açıldığı zaman, esas peşinde olduğunuz dosyayı, örneğin bir filmi o sırada paylaşmakta olanları bulup onlardan çekmeye ve çektiği kadarını da başka insanlara göndermeye başlıyor.
Ortada film stüdyolarının dava açabilecekleri tek bir mercii var, o da bu minik torrent dosyalarının yayınlandığı siteler. Onlar da aslında söz konusu dosyayı bilfiil paylaşmıyor, sadece yol gösteriyorlar. Böylece suç işlememiş sayılıyorlar. Üstelik bir tanesini kapattırmayı becerdiklerinde ulaşamayacakları bir yerde hemen bir yenisi açılıveriyor.
Bittorrent protokolü 2001 yılında Bram Cohen isminde bir programcı tarafından dünya internetine hediye edilmiş. Neredeyse bütün bittorrent programları onun yazdığı programın bir versiyonu ve hepsi bedava. Fakat belli ki Bram Cohen, iki çocuğu, karısı ve ödemesi gereken mortgage borcu sebebiyle bu işten nasıl para kazanırım diye kara kara düşünmeye başlamış ve kardeşiyle ortak Bittorrent Inc. isminde bir şirket kurmuş. Bu şirketin web sitesinin adresi de doğal olarak http://www.bittorrent.com. İlk icraatları diğer torrent sitelerinin listelerini tarayan bir meta torrent arama motoru.
İş burada biraz ilginçleşiyor. Hatırlatırım; bittorrent hem bir protokolün hem de bir şirketin adı. Söylentiye göre, bir üst düzey film endüstrisi yöneticisi, asistanına “bu gençler bizim filmleri nerden indiriyor?” diye soruyor. Asistanı da “bittorrent var, oradan indiriyorlar” diyor. Beyefendi google’a bittorrent yazıyor ve karşısına doğal olarak birinci sırada bittorrent.com geliyor.
Bu bittorrent meselesini bir kontrol altına almamız lazım diyorlar, ve Bram Cohen’e bir içerik dağıtım anlaşması teklif ediyorlar. Bittorrent.com birden bire MGM, 20th Century Fox ve MTV gibi devlerin içeriğini 2-3$ karşılığında yasal olarak satan dev bir servis haline geliyor.
Stüdyo yöneticilerinin içleri rahat, bittorrent dalgasını ucuz altattık diye düşünüyorlar, ama şirket değil de protokol olan bittorrent’in kullanımına karşı herhangi bir önlem almadıklarının farkında değiller. Sonuçta filmlerini indirip duran kitle, aynı işi yüzlerce başka torrent sitesinde yapmaya devam ediyor.
Dediğim gibi bu bir söylenti. Ufak bir yanlış anlaşılmanın bir programcıyı nasıl zengin ettiğinin, dijital içerik satışı devlerinin (iTunes, Amazon, Joost) arasına nasıl yerleştirdiğinin hikayesi. Tabii ki işin içinde bilmediğimiz dinamikler olabilir, ama olayın anlattığım gibi gerçekleşmiş olma ihtimali çok şirin.
µTorrent: İyi bir bittorrent istemcisi. bu yakınlarda Bittorrent Inc. tarafından satın alındı
http://utorrent.com
Yasal torrent siteleri: Bu siteler vasıtasıyla indirebileceğiniz filmler, müzikler, oyunlar ve programların telif hakları yok. Gönül rahatlığı ile indirebilirsiniz.
yasaltorrent
Vikipedi’de bittorrent:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Bittorrent
22dakika’da bittorrent:
http://22dakika.org/yazi/dizi-indirme-serisi-4-torrent