Google Adsense ve bilgiyi çöpten ayırmak
Google Adsense, Google’ın reklam servisinin site sahiplerini ilgilendiren kısmı. Bir web siteniz varsa başvuruyorsunuz. Kabul edilirseniz, sitenizde konunuz ile ilgili Google reklamları göstermeye başlıyorsunuz. Google bu reklamlara her tıklandığında, reklamverenden aldığı gelirin bir kısmını size ödüyor ama paylaşım oranını açıklamıyor.
İşin bir de reklamveren tarafı var ve onun adı da Google Adwords. Adwords sayesinde küçük bir işletme ayda birkaç yüz dolara başarılı bir tanıtım yapabiliyor. Servis şöyle işliyor: Diyorsunuz ki şu terimler benim konumla ilgili, bu terimleri arayan kişiler ya da bu konuların işlendiği web sitelerini ziyaret eden insanlar benim reklamımı görsün, tıkladıklarında ben para ödeyeyim. Google da “hay hay ama bu terimlere başka insanlar da reklam vermiş, reklamının en üstte görünmesi için bana rakiplerinden daha fazla para vermelisin” diyor.
Dolayısıyla belli terimler için bir kapalı arttırma savaşı yaşanıyor. Hele Google reklamlarının çok işe yaradığı konularda bu savaş iyice vahşileşiyor.
Bir örnek vereyim: Mesothelioma isimli, asbeste maruz kalmaktan kaynaklanan bir kanser türü var. 70’li yıllarda asbest ile çalışmış insanlarda sık görülüyor. Sözkonusu iş yerleri, kanser olmuş eski çalışanlarına yüklü tazminatlar ödüyorlar. Hatta bu tip davalarla zengin olup kendine beyzbol takımı satın almış bir avukat bile var (Peter Angelos, Baltimore Orioles).
Şimdi Google Adwords ile reklam vermiş avukatlık firmaları, “mesothelioma, asbestos, cancer” gibi terimler için kavga ediyorlar. Biliyorlar ki, onların reklamına tıklayan (tamamen atıyorum:) 1.000 kişiden bir tanesi müşterileri olacak. Bu müşteri onlar için (yine tamamen atıyorum:) 100.000 dolar gelir demek. Yani siteye 1.000 müşteri getirmenin bedeli 100.000 dolardan az olduğu sürece kâr ediyorlar. O zaman tek bir tık başına 50$ – 80$ gibi rakamlar ödeyebilir durumdalar.
Yayıncılar da para ödeyen terimlerin kaymağını yemek için uygun siteler düzüyorlar. Google, sitenin konusunu anlayıp buna uygun reklam gösteriyor. Dolayısıyla birileri mesothelioma hakkında bilgi veren bir site yaptıklarında bu kârlı reklamlara kavuşacaklarını düşünüyorlar. Bu sitelere “made for Adsense / Adsense için yapılmış” deniliyor. Tek amaçları bilgi veriyormuş gibi görünüp bir reklama tıklamanızı sağlamak. Sahipleri bazen o kadar ileri gidiyorlar ki, sadece insanlar gelip pahalı reklamlara tıklasınlar diye yine Google’a reklam veriyorlar. Ne kadar insan gelirse ne kadar para kazanacaklarını biliyor, bu paranın altında bir miktar karşılığında reklam verdiklerinde kâra geçmiş oluyorlar.
Aslında mfA (Adsense için yapılmış) site yapmak Adsense sözleşmesine aykırı. Google gördüğünüz yerde rapor etmenizi rica ediyor. Ancak rapor edildikten sonra neler oluyor pek bilemiyoruz. Rapor edilene kadar Google da bu site üzerinden çifte kazanç sağlıyor: Hem mfA sitesinin reklamını veren kişiden hem de o kişinin sitesinde gösterdiği reklamlara tıklandığında esas reklamverenden para alıyor.
Bu dinamiklerin sonucunda manzara şu: Birçok insanın aynı dönemde arama ihtiyacı hissettiği bir bilgiyi arıyorsanız, karşınıza muhakkak bu denize ağ atmış balık vurmasını bekleyen uydurma siteler çıkıyor. Her tarafı reklam ile kaplanmış, hangi link reklama hangi link bilgiye gidiyor belli olmayan bu siteleri artık görünce tanımalı, onların reklamlarına tıklamamalısınız.